25 Mart 2016 Cuma

BENİMLE ÖL - KAREN SANDER




BENİMLE ÖL, tanıtım bülteninde yazan  cümleyi ve arka kapak yazısını gördüğümde mutlaka okumalıyım dediğim ve beklentilerimi çok yüksek tuttuğum bir kitap oldu. Ancak maalesef biraz hayal kırıklığına uğradım. Nedense çok beklediğim gibi gitmedi. Olayların gidişatında mantıksız gelen taraflar olduğu gibi bazı yerlerde havada kaldı.. Özellikle sonu ne biliyim sanki öyle bitmemeliydi.. Neyse .. Öyle işte.. 

Gelelim hikayemize; bu hikayedeki kahramanlarımız ; katil profillerini analiz etme konusunda profesyonel bir psikolog ( Liz Montario) , onunla körebe oynayan gizemli bir psikopat ve bir kadının canice ölümünü araştıran hatta bunun kapatılmış bir dava ile bağlantısı olduğunu düşünen dedektif Stadler

Hikayenin genel konusu ile ilgili sadece arka kapakta belirtilen bölümü buraya yazmam yeterli olacaktır. Çünkü daha fazlasını anlatırsam mutlaka bir yerlerde spoiler vermiş olurum. 


Bir kadın evinde ölü bulunur. Katil olay yerini tam anlamıyla bir sanat eseri gibi bırakmıştır. Dedektif Stadler'a göre bu eski, kapatılmış bir davayı anımsatmaktadır. Ancak çevresindekileri inandığı şeye ikna edemez. Çünkü şüphelendiği adam, hapishanede kendi çıkardığı yangında ölmüştür. 

 Stadler bir psikologdan yardım ister. Katil profillerini analiz eden Liz Montario, en son bir yıl önce bir seri cinayet vakasını olağanüstü bir biçimde çözmüş ve ardından bir psikoloji öğretmeni olarak sakin yaşantısına geri dönmüştür. 

Fakat bir gün çalıştığı üniversitedeki odasına postayla iki gizemli kelimenin yazılı olduğu bir mektup gelir: Beni bul. Zihnini paranoyadan kurtarabilmek için dedektifin teklifini kabul eder ve gerçekle gerçek olmayan arasındaki ince çizgide yapacağı en ufak bir hata ölümcül olacaktır. 

Tanıtım Bülteninden ; Baştan sona gerilim dolu, şeytana dudak ısırtacak bir hikayeBol okumalı günler diliyorum..








Hiç yorum yok:

Yorum Gönder