28 Kasım 2017 Salı

KATİLLER ÇETESİ SERİSİ-J.A. REDMERSKI




Sarai, Izabel, Kuğu ve Çakal, Kötülük Tohumları yani Katiller Çetesi  serisinin dört kitabı da uzun zamandır kitaplığımda bekliyordu. Bir türlü başlamak nasip olmamıştı. Kaç kez elime alıp bırakmışlığım var 😊  

Hatta TÜYAP İSTANBUL KİTAP fuarında son çıkan 5.kitap -Kara Kurt-  listemde olmasına rağmen “aman daha diğerlerini okumadım, sonra alırım” deyip almaktan vazgeçmiştim.(Gerçi şimdi İdefix’den sipariş verdim, bekliyorum  😊 ) 

Neyse ; Kasım ayının 23’ü gibi ben Sarai ile bu seriye başladım. Öncelikle şunu söylemeliyim çok çok akıcı bir seri. Bölüm bölüm ilerliyor , her karakterin kendi anlatımını okuyorsunuz ve inanın kitapların sonuna nasıl geldiğinizi hiç anlamıyorsunuz. Seri olup da arka arkaya okunduğunda  bu kadar hızlı ilerleyen başka bir seri var mıdır bilmiyorum. Ben henüz karşılaşmadım.

Hikayelerde ; aksiyon, gerilim, gizem, acımasızlık, işkence v.s bolca var. Karakterlerin kötü ve karanlık yanlarının yanında , neden ve nasıl o hale geldiklerinin detaylarını da bu dört kitap içinde bulabiliyorsunuz, yazar bu kısımları bize anlatmış ki onlardan nefret etmeyelim 😊

Sarai’yi yani Izabel’i sevmedim, sevemedim .. Zeki bir kız olduğu , bir çok yerde vurgulanmasına rağmen ben öyle düşünmüyorum. Zaaflarım dediği şeylerin de gayet aptalca düşünce ve davranışlar olduğu kanısındayım. 

Hangi kitapta olduğunu net hatırlamıyorum ama  aksiyonun tavan yaptığı bir olayda , cüzdanını düşürme hikayesi var ki  “Ööööffff Aman yaaa” bu kadar da olmasaydı keşke dediğim satırlar oldu.  Victor’un ona nasıl tahammül ettiği benim için zaman zaman anlaşılır olmaktan çıkmış olsa bile “Aşık o ama “ diyerek konuyu kendimce kapattım ve  üzerinde daha fazla durmadım.

Serinin üçüncü kitabı Kuğu ve Çakal bence içlerinde en iyisi (tabii şimdilik  😊 ) . Fredrick nedense en başından beri sempati duyduğum bir karakterdi. Gerçi yaptıklarına bakınca değil sempati duymak yanında 5 saniye bile kalmak istemezsiniz , bende istemem !!!!.  Ama öyle şeyler okuyorsunuz ki..

Sonra Kötülük Tohumları’na başladım.. Bu kitapta bizim katiller avcı değil av oldular . Ama bir Nora vardı ki,  bayıldım bu kıza….. Umarım serinin devamında bizimle olur.. Bu son cümleden ortaya çıkan sonuç şu ki ben bu seriye devam edeceğim  😊

Sizlere alın mutlaka okuyun, kütüphanenizde kesinlikle olmalı diyebileceğim bir seri değil belki ama ben sevdim..  😊 Hatta film haline gelse gider mutlaka seyrederdim. Bu arada ; erotik anlatımlara kesinlikle tahammül edemiyorsanız bu seriden uzak durmalısınız.  

Yazarın sanırım 3. kitabının başında bir önsözü var ki ; "ne okuduğunu bil ona göre yorumunu yap hatta okuduğun kitabın hangi tür olduğunu bilmiyorsan git şuradan bak" diye bir çemkirmesi var ki, ben çok  güldüm  😊 


Şimdi; 5. Kitabımın gelmesini bekliyorum. Geldiğinde muhtemelen ben başka bir kitap okuyor olacağım ama bitirir bitirmez hemen mi okurum, yoksa onu yarım bırakır KARA KURT’a mı başlarım bilmiyorum  😊

6. Kitabın ne zaman çıkacağı konusunda ise hiç bir fikrim yok. 

Herkese keyifli günler diliyorum, sevgiyle kalın..  




19 Kasım 2017 Pazar

BEŞ SEVİM APARTMANI - Mine Söğüt



Beş Sevim Apartmanı biraz önce bitti. Şunu kesin ve net söyleyebilirim ki , elinize alınca bırakmadan bir solukta okuyacağınız bir kitap.


Romanda, 5 cinperi hikayesi ve bunların altında yatan 5 gerçek hazin hikaye var ve her birinin anlatımı çok çok başarılı. Hatta bunlara Dr. Samimi 'yi dahil etmeli ve 6 hikaye demeliyiz.


Dr. Samimi başta olmak üzere , Melike, Elif, Yusuf ,Yeşim ve Oğuz, Cihangir'in Pürtelaş sokağındaki Beş Sevim Apartmanı sakinleri. Hepsinin ortak noktası çocuklarındaki yalnızlıkları, anne-baba sevgisizlikleri, yaşadıkları travmalar.. 

Cinperi durumlarının gerginliği ayrı ama onların gerçek hikayelerini daha bir gerilerek okuyorsunuz. Sonra Dr. Samimi' nin günlükleri...


Bir de , Beş Sevim Apartmanının ilk sahibi Huriye hanım var ki onun hazin hikayesi de apayrı..



Benim gibi okumakta geç kalmış olanlarınız varsa daha fazla gecikmeyin derim..

18 Kasım 2017 Cumartesi

36. İSTANBUL TÜYAP KİTAP FUARI

Merhaba 😊


Bildiğiniz gibi 36. Uluslararası İstanbul Kitap Fuarı bu yıl 04-12 Kasım tarihleri arasında bizlere kapılarını açtı. Bu yıl ki teması “İyi ki Varsın Edebiyat” olan fuarda Onur Yazarı Ödülü Sayın Ayla Kutlu’ya verildi.

Ben bu sene bir değişiklik yaptım ve fuarın keyfini doyasıya yaşamak için bir hafta yıllık iznimi kullandım , çok çok doğru bir karar verdiğime inanıyorum 😊

Bu yıl gerçekten inanılmaz bir kalabalık vardı, umut ediyorum ki oradaki herkes gerçekten kitapları seven samimi okur dostlardır. Basında çıkan haberlere göre ziyaretçi sayısı 742.445 kişiymiş.. Müthiş dimi 😊😊😊









Ama böylesi deli kalabalığa rağmen benim için çok güzel bir hafta oldu. Çok uzun zamandır tanışmayı  istediğim bir çok sevgili yazar ile tanıştım. Kitaplarımı imzalattım, iki satırda olsa sohbet etme imkanı yakaladım 😊 Sizinle de paylaşmak istiyorum. 


Benim en büyük hayranlarından olduğum sevgili Yaprak Öz ile tanıştım. O kadar uzun zamandır bekliyordum ki tanışmayı. Sonunda gerçek oldu, aslında onunla ve kitapları ile ilgili sayfalar dolusu yazabilirim ama bu başka bir blog konusu olsun 😊😊😊😊 




Nermin Yıldırım, takipte olduğum ama bir türlü kitaplarını okuma fırsatı bulamadığım bir yazar . İki kitabı bu fuarda alınacaklar listemdeydi aldım tabi ki hemde imzalı 😊




Doğu Yücel'in yeni roman kahramanı Mitat Karaman Üzerine söyleşisi vardı ve ben maalesef yetişemedim 😢ama yine de tanışma fırsatım oldu. 😊

Minik sohbetimiz esnasında son kitabındaki karakterlerden birinin adının Yıldız olduğundan bahsetti ve karakter hakkında biraz ipucu bile verdi. 😊😊
 Mine Söğüt'ün kalemi ile tanıştınız mı ? Tanışmadıysanız mutlaka tanışın..
Mesela "Deli Kadın Hikayeleri" ile başlayın, ama mutlaka başlayın !!!!







Ne desem , nasıl anlatsam ki !!!  
Diline, yüreğine, kalemine sağlık iyi ki ama iyi ki varsın Yılmaz ÖZDİL!!!
Sevgili Melike İnci ile "O Anda" kitabı ile tanışmıştım. Unutamadığım kitaplardan biridir. Sonrasında "Aşk Sıraya Girmez" geldi. Bunu da çok sevdim. Şimdi "Herkes Kırılır" ı okuyacağım ve eminim onu da çok seveceğim.. 
Yine gencecik bir yazar.. Yüreği kıpır kıpır , gözleri ışıl ışıl.. bu kısacık yaşamında yaptıkları , başarıları inanılmaz.. Bir fırsatınız olursa biyografisine bir göz atın.. İnanamayacaksınız..Yolun açık olsun sevgili Can Gürses.. 😊



Deniz Gürses'i bilenler bilir. Kendisi çok ünlü bir gurme &yazardır. Yeme, içme kültürü ile ilgili yirmi beşin üzerinde kitabı var. İlk kez bir polisiye roman yazdı. İLK İNTİKAM..Ana karakteri Komiser Nazlı. Fuarda  Oğlak yayınları bünyesinde düzenlenen "Polisiyeye Başlamak" ana başlıklı söyleşisine katılma fırsatım oldu. Orada öyle güzel anlattı ki ve ben şimdi komiser Nazlı'yı çok merak ediyorum. 😊

Nuray Atacık, söyleşisinde bulunduğum diğer kalemi güçlü bir yazar daha.. İlk kitabı olan "Fener Balığı" uzun zamandır alacaklar listemde olan bir kitaptı. Kendisi hakkında biraz araştırma yapmıştım.  Çok başarılı bir iş kadını olan Nuray Hanım yazmayı hep çok sevdiğini söylüyor, uzun yıllar bulunduğu yoğun iş hayatının içinde bile bu tutkusundan hiç uzak kalmamış ve bir gün yazmak artık o kadar ağır basmış ki işini bırakıp yepyeni bir dünyaya giriş yapmış. İyi ki de yapmış.😊




Barış İnce'nin gazeteci tarafını hep çok sevdim. Cesur kalemine, gözü pekliğine, korkusuzluğuna hep hayran kaldım. Sonra bir kitap çıkardı "Çelişki" ve çok kısa zamanda 5 kez baskısı yapıldı. Çok merak ediyor olmama rağmen bir türlü sıra gelmeyen değerli kitaplardan olmuştu. Ama fuardan alır almaz okudum. Sadece 110 sayfa ama öyle cümleler var ki ....Bırakın etrafınızdaki insanları kendinizi dahi sorguluyorsunuz.. Okumanızı öneriyorum 😊



Bir diğer başarılı gazeteci daha.. Figen Şakacı !!! 

Bitirgen, Pala Hayriye, Hayriye Hanım'ı Kim Çaldı üçlemesinin yazarı .
Çok iyi bir gazeteci olmasına rağmen “kendi meşrebince gazetecilik yapamayacağını anladığında hevesinin söndüğünü ve sonrasında senaristliğe başladığını söylemişti bir röportajında aynı zamanda “senaryo yazmam, seçim değil geçim meselesi” diye de eklemişti.


  • Ama yazmak konusunda diyor ki ; “On yaşımdan beri kağıt-kalem düşmedi elimden, yazar olmayı değilse de yazan olmayı hep sevdim.”




Eminim Sinan Tuzcu'yu aranızda tanımayanınız yoktur. Kendisinin ilk romanı BÖCEK İnkılap yayınları tarafından okuyucu ile buluşturuldu. Henüz okuma fırsatım olmadı ama sürprizlerle dolu ve gerilim dozunun çok yüksek olduğu söyleniyor.. En kısa zamanda okuyacağım inşallah 😊

Seray Şahiner'de kalemi çok güçlü Türk yazarlarımızdan. Fuara geleceğini öğrendiğimde çok sevinmiştim. Ve tanıştık, sohbet ettik.. Hani konuşurken, gözlerinin içi parlayan insanlar vardır ya kendisi onlara en iyi örnek. Elimde şimdilik sadece üç kitabı var "Hanımların Dikkatine" Antrabus" ve Gelin Başı" Ancak diğerlerini de en kısa zamanda alacağım..😊

Yitik ülke yayınevinden sık sık bahsederim. Harun Özen yazarlarından biri.."Saçmalama Kudret" kitabını çok merak ediyordum. Almak için oraya gittim , birde baktım Harun Bey de orada mutluluktan uçtum tabikiiii.. 😊😊😊


Şimdi gelelim fuardan neler aldığıma ; bu sene de yine elimde hazırlanmış bir dosya ile gittim. Almak istediğim kitaplar, öncelikli alınacaklar, internet satış fiyatları, katılmak istediğim söyleşilerin tarih, saat ve salonlarının listesi, mutlaka uğrayacağım yayınevlerinin stand numaraları.. 😊 Gerçi çok fazla almayacaktım. Kendime söz vermiştim. Ama yine bu sözümü tutamadım. Ne zaman tuttum ki zaten 😊 



8 Kasım 2017 Çarşamba

İYİ ADAM - FEDERICO AXAT




İyi Adam , anlatımı çok sade olmasına rağmen , sanırım her satırında okurunu ters köşe yapan, eee ne oldu şimdi , hangisi gerçek bunların diye zorlanmaktan insanın beynini yakan, inanılmaz bir psikolojik gerilim. 

Bir ara kafam o kadar karıştı ki "yok yok ben bu kitabı anlayamayacağım galiba" diye düşündüm. Son derece başarılı bir kurgu.

Ted evli , iki çocuk babası, çok zeki ve her şeye sahip olmasına rağmen intihar etmeyi kafasına koymuş ve tüm planlarını bu doğrultuda yapmış bir adam. Tam tetiği çekecek iken kapının ısrarla çalması ile başlayan olaylar silsilesi..


Kitaplığınızda varsa hemen okumaya başlayın , eğer yoksa alınacaklar listenize ekleyin diyor ve keyifli okumalar diliyorum :)